Coğrafya öğretmeni Sözer Vurgun, dezavantajlı gruplar için hazırladığı dokunsal eğitim materyalleri ile görme engelli öğrencilerin zihinlerinde ayrı bir dünya açıyor. Görme yetisine sahip olmayan öğrenciler, kendileri için hazırlanan haritalara dokunarak dünyayı keşfediyor.
İzmir’de görme engelliler için Dokunsal Eğitim Materyalleri sergisi açıldı. Soma Rıfat Dağdelen Anadolu Lisesi’nde coğrafya öğretmeni olan Sözer Vurgun, görme engelli, 12’nci sınıf öğrencisi Arda Özgür (18) için hazırladığı dokunsal harita projesi ile örnek oldu. Görme engelli bireylerin bilgi edinmelerini kolaylaştırmak için kolları sıvayan Vurgun, onlar için 16 değişik dokunsal zeka oyunu, hikaye kitapları, dil öğrenme kartları, tarih, coğrafya ve biyoloji atlasları yaptı. Sözer Vurgun’un görme engelliler için hazırladığı eğitim metaryalleri ilk olarak Boğaziçi Üniversitesi’nde sergilendikten sonra Manisa, Van ve son olarak İzmir’de görme engelli öğrencilerle buluştu.
HER UNSURU FARKLI DOKUYLA ANLATTI
Dezavantajlı gruplar arasında yer alan görme engelli bireylerin bilgi edinmelerini kolaylaştıracak ürünlerin tasarlanıp yaygınlaştırılmasının bir lüks olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çeken Sözer Vurgun, “Herkes için fırsat eşitliği, bağımsızlık ve özgürlük ilkesinin, coğrafya eğitiminde ve coğrafi ürün tasarımında da dikkate alınması gerektiği inancıyla dünya genelinde kullanılabilir yeni bir eğitim materyali geliştirdik. Gönüllü olarak görme engellilerin eğitimi için çalışıyor, onların gönül gözü olmak istiyorum. Gönüllü bireylerden oluşan 12 kişilik bir ekip ile birlikte bu materyalleri hazırladık. Bu malzemelerde her unsur farklı bir doku ile ifade ediliyor. Örneğin; Türkiye’nin coğrafi bölgelerini gösteren haritada her bir bölge ayrı dokudaki bir kumaşla, farklı kabartma olarak gösteriliyor. Haritanın altında lejantı var. Dokunun karşılığını kendi alfabesi braille ile oradan okuyabiliyor. TÜBİTAK 2017 Yılı 48. Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda görme engelli öğrencim Arda Özgür ile birlikte 13 bin 940 proje içinden Ege Bölgesi birincisi, coğrafya alanında ise Türkiye 3’üncüsü olduk” dedi.
DÜNYAYI ALGILIYORLAR
Görme engelliler için farklı dokularla coğrafya eğitimi fikrini ortaya çıkaran ve daha sonra bu fikri tasarlayıp geliştiren Vurgun; görme engelli bireyler açısından dokunma duyusunun dünyayı algılamak için önemli bir veri kaynağı olduğunu söyledi. Görme engelli bireylerin dokunsal yetilerini kullanarak, matematik, geometri ve harita okuma gibi en karmaşık görsel performansları bile rahatlıkla yerine getirebileceğini anlatan Vurgun, Boğaziçi Üniversitesi’nde 8 yaşında görme engelli bir kız çocuğu ile tanıştıktan sonra onun için dokunsal oyuncaklar tasarlamaya başladığını belirtti. Vurgun dokunsal zeka oyunları ve zeka küpleri ile görme engelli çocukların zihinsel gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor.
SERİ ÜRETİM PLANLANIYOR
Sergiye ev sahipliği yapan Dokuz Eylül Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Müdürü Yönetim ve Bilişim Sistemleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Vahap Tecim de bu ürünlerin seri üretimini geliştirmek ve tüm görme engellilerin kullanımına sunmayı hedeflediklerini belirtti. Dört gün için açılan serginin yoğun ilgi görmesi üzerine 1 hafta daha ziyaretçilerin beğenisine sunulacağını dile getiren Prof. Dr. Tecim, sergideki ürünlerin daha fazla sayıdaki engelliye ulaşmasını istediklerini anlattı. Prof. Dr. Tecim şöyle konuştu:
“Ben yönetim bilişim sistemleri uzmanı olarak, teknolojiyi engelli vatandaşların faydalanacağı şekilde yapılandırmak için yaklaşık 15 yıldır çalışıyorum. Bu sergide üretilen malzemelerin değeri paha biçilemez. Engelli öğrenciler için hazırlanan bu eğitim metaryellerinden sadece Sözer hocanın tanıdıkları haberdar oluyordu. Ama ben görme engelli yeda dezavantajlı arkadaşların bu metaryellerin sahibi olup fiziksel gelişimlerini sağlamaları gerektiğine inanıyorum. Bozulmayan, yıpranmayan ve kaliteli malzemeler kullanarak bu ürünlerin üretilip üretilemeyeceğini araştıracağız.”
Tek bir ürünün ortalama 10 günde hazırlandığını ifade eden Tecim, sergide 60 dokunsal harita ile birlikte 200’den fazla ürüne yer verdiklerini açıkladı. Prof. Dr. Vahap Tecim, “Bu eğitim metaryellerini teknolojiyi kullanarak daha fazla kişiye ulaştırabiliriz. Buradaki ürünlerin ne olduğunu sadece dokunarak anlayabilirsiniz. 10 yıllık profesörüm ben de anlayamamıştım. Dokunduktan sonra zihninizde ayrı bir dünya açılıyor. Bu ürünleri onlarca, binlerce üretip ihtiyaç sahiplerinin kullanımına sunmayı istiyoruz” dedi.