Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının, vatandaşı olması sebebiyle ülkemiz hukuku hakkında az veya çok bilgi birikimi mevcuttur. Bu yazımda, meslekte, benim ve meslektaşlarımın çokça karşısına gelen bilgi kirliliklerine değineceğim.
YANLIŞ-1: Boşanma davasını kim açarsa, o suçlu(kusurlu) oluyormuş.
Bu bilgi ilk olarak 99 senesinde kulağıma çalındı ve 20 yıl geçmesine rağmen halen devam etmektedir.
DOĞRU-1: Boşanma davalarında kusur isnadı ve ispatı yapılırken, kullanılan ölçütler arasında davayı kimin açtığı bulunmamaktadır.
YANLIŞ-2: Tedbir nafakasını(Davanın devamı süresince olan nafaka) kusurlu taraf öder.
DOĞRU-2: Tedbir nafakasına hükmedilirken, tarafların kusurlarına göre değil sosyo-ekonomik durumlarına göre değerlendirme yapılır.
YANLIŞ-3: Dededen-Babadan kalan malları, 20 yıl paylaşmazsak devlete kalıyormuş.
DOĞRU-3: Miras kalan mallar hakkında taksim(paylaştırma) yapılmaması, mirasın kamu üzerine kalma sebebi olmayıp, çok istisnai hallerde miras(tereke) malları kamuya kalmaktadır.
YANLIŞ-4: Benim senedim var. Siz(avukatlar) mallarına bakabiliyormuşsunuz, bir bakın da ona göre icra takibi yapalım.
DOĞRU-4: İhtiyadi haciz hali hariç olmak üzere senet borçlusu hakkında icra takibi yapılıp, icra takibi kesinleşmeden malvarlığı sorgulaması yapılması mümkün eğildir.
YANLIŞ-5: Benim senedim var. İcra takibi yapalım, ödemezse hapse attıralım.
DOĞRU-5: Tazyik hapsi belirli şartların mevcut olması halinde mümkündür. Safi senedin ödenmemesi, tazyik hapsi cezası verilmesi için yeterli değildir.
YANLIŞ-6: Trafik cezasına itiraz yazdırınca ödemiyormuşuz.
DOĞRU-6: Trafik cezasına itiraz hakkı mevzuatımızda mevcut olmakla birlikte sadece itiraz edilmiş olması cezanın ödenmeyeceği manasına gelmemektedir.
YANLIŞ-7: Davanın başında beni tutuklamadılar. Geçen hafta tahliye oldum, bir daha hapse girmem.
DOĞRU-7: Kişinin, yargılamanın başında tutuklanmamış olması veyahut tutuklandıktan sonra tahliye edilmiş olması beraat veya diğer cezayı gerektirmeyen hallerin oluştuğu manasına gelmemekte birlikte, kişi hakkında ceza hükmü kurulması ve tutuklanması için belirlenmiş ölçütler bazı noktalarda korolizasyon gösterse de çoğu noktada birbirlerinden farklıdırlar.
YANLIŞ-8: Arabamla bir adama çarptım, hemen ambulansı çağırdım. Ben zaten ceza almam.
DOĞRU-8: Yaralama suçunda, fiil meydana geldikten sonra failce alınan tedbirler, çoğu halde cezadan indirim sebebi olup, istisnai hallerde cezasızlık nedenidir.
YANLIŞ-9:Hırsız yatak odasına kadar girmedikçe hırsıza dokunamıyormuşuz.
DOĞRU-9: Hırsızlık şüphelisi kişinin, vatandaşça yakalanıp kolluk kuvvetlerine teslim edilmesi için evin belirli bir noktasında müdahale şartı bulunmamakta olup, mevzuat ve orantılılık ilkesi çerçevesinde şüpheli etkisiz hale getirilip kolluk kuvvetlerine haber verilmelidir.
Yukarıda bir kısmından bahsettiğim bilgi kirlilikleri nedeniyle hak kaybına uğramak istemiyorsanız, arzuhalciden veya elalemden ne der derneğinden değil, avukatınızdan bilgi alın. İyi Günler :):)
Av. Turhan İNANÇ