Türkiye Maden İşçileri Sendikası Soma Şubesi Başkanı Şevket Şahin Ege Linyit İşletmesi önünde ihalesiz verilen maden sahası ile ilgili basın açıklamasında bulundu.
Bugüne kadar yaptığımız açıklamalar sabrettiğimiz bilgilendirme açıklamalarıydı. Bizim derdimiz çalışmak ve üretmektir. Benim ilelebet sendikacı kalma gibi bir düşüncem yok. Benim tek derdim Soma’nın çocuğu olarak bu işler bittiğinde yüz yüze bakıp rahat rahat konuşabilmek ve iş yerini sattırmadı diyebilmek. TKİ en son verilen sahalarla ilgili geri dönüş olmayacağını ve Yeni Anadolu Madenciliğe verildiğini belirtti. Bundan sonraki süreçte çalışma sahalarımız Eynez, Deniş, Sarıkaya yani yaklaşık çalışmayı 15 yıl daha sürdüreceği diye söz verdiler. Bu söz devletin sözü ama bu sözü bize devletin adına veren bürokrat bürokratın ömrü ne kadar ki söz ne kadar olsun. Biz buradan TKİ’ye sesleniyoruz hala diyorlar ki olan oldu biten bitti sen neyin derdindesin. Bizim şahıslarla hiçbir alıp veremediğimiz yok. Biz göreve geldiğimiz il günden beri de hep üç tane genel müdür gördük. İlk sorduğumuz soru şu siz TKİ’nin genel müdürü olarak bizden ne istiyorsunuz? Hatta bunu anlamayanlarda oldu. Ama maalesef anlamadılar.
Yıllardır çalışan arkadaşlarımız var. 84- 85 girişli işçi arkadaşlarımız ELİ’nin TKİ’nin gözbebeği olduğunu, üretimini disiplinli ve düzenli yaptığını biliyor. Ben bugün soruyorum. Bugün böyle bir düzen, disiplin, çalışma azmi kaldı mı. Yok maalesef yok. Ama ben bunların bilinçli yapıldığına inanıyorum. ELİ üzerine oyunlar oynandığına inanıyorum. ELİ’yi çökertip iş yapamaz hale getirip tamamen taşeronlaşmaya gidildiğini parsel parsel verildiğini görüyorum. Burada toplanmamızı bile çok görenlere sesleniyorum. Biz sendika olarak hiçbir zaman işçiden kaçmadık. Yapılamayanların bütün vebalı bize ait. Eğer bir yerler özelleştirilip satılıyorsa mutlaka vebal birilerine yüklenecektir. Bu vebal de bizim biz sahip çıkamadık. Ama Hükümetin politikası belli, Enerji Bakanlığı’nın politikası belli. Sayın genel müdürlüğümüzle görüşmemizde söylediği tek bir şey var “Emir yukarıdan”. Bizde buradan söylüyoruz burada bir yanlışlık var. Yukarıda o emri verenlere sesleniyorum. Biz orada zaten üretiyorduk. Kömürümüzü açtık o kömür orada kaldı. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan kömür orada dururken bunu nasıl özel sektöre peşkeş çekersiniz? Biz kömürü çıkarıyoruz stokta 820 bin ton kömürümüz var o kömür yanıyor orada. TKİ’nin kömürü satılmıyor. Senin özel sektörle anlaşman olabilir. Bu çıkardığımız kömürü de stokta yakacağız mı? Yani bu nasıl anlaşmadır burada bir yanlışlık yok mu? Bu yanlışlığı düzelteceğinize bizim sahalarımızı ona buna peşkeş çekiyorsunuz. Evet bunun adı peşkeş. 300 bin yon hazır kömür, 2 milyon tona yakında Kartalkayası’nda yolunu dahi yaptığımız her şeyini hazırladığımız yaklaşık hemen 300-400 bin tonu alınabilecek bir kömür. Burada söylenen bir sözü söylüyorum. TKİ’de ki ELİ’ye bağlı işçilerin çalıştığı birim fiyatları yüksek olduğu için verdik.. ondan verilmiş. Peki A Panosunda çalışan işçi arkadaşlar şuanda çalışmaya devam etmiyor mu? Birim maliyetlerini TKİ yine maaşlarını ödemiyor mu? Bir şeye bahane bulunacaksa adam gibi bulunacak. Yani açık açık ben bunu birilerine peşleş çekeceğim denmiyor maliyet vs ondan bundan bahsediliyor. Öyle bir yağma yok. Bizim her kelimemizde anlam var. Her kelimemizden mana çıkarıp ta Sayın Genel Başkanımıza bizi şikayet edenler var. Ben gücümüm ondan bundan değil sizden alıyorum. Yani işçi arkadaşlar bizim yanımızda olduktan sonra biz birlik olduktan sonra gerisi hiç umurumda değil. Ama böyle işi bilmeyen insanlar atanırsa ne devletin malına sahip çıkar ne de buradaki işçiye acır. Mesele burada birilerinin para kazanması. Soma’da büyük bir para var ve bu para bizim aklımızın alamayacağı kadar bir para. Bunları sizi bilgilendirmek için söyledim. Niye basın açıklaması yapıyor diyenlere özellikle söylüyorum. Bugünden itibaren bizim moralimiz bozuldu. Biz artık moral bozukluğu içinde çalışacağız. Çünkü bizi yarına umutla bakma gücümüz yok. Çünkü bizim her gün kaygımız olacak. Eynez mi gidecek Deniş mi gidecek… Niye bizim moralimizi bozuyorsunuz biz adam gibi çalışıp üretmek istiyoruz. Ama kömür ocaklarına gelip te ömründe çalışmamış insanlar benim başımda yönetici olursa böyle olur. O kömür tozunu yutmadan bizim derdimizi anlamazlar. Son olarak yeni torba yasa da görüşülüyor 25 yaş altı ve 50 yaş üzerinde ki tüm çalışanların hiçbir güvencesi olmadan çalışması yönünde adımlar atılıyor. Buna konfederasyonlar karşı çıktı. Bizde Emeğimize, Kıdem Tazminatımıza dokunmayın. Torba Yasaya hayır diyoruz. Bizler sadece bugünü kurtarmanın peşinde değiliz bizden sonraki nesilleri de düşünmek zorundayız.” dedi.